İnsan kalbi hayatı boyunca mutluluğun peşinde koşar. Hep bir arayış içindedir. Mutluluğa ulaşmak için sahip olmak istediklerinin hayalini kurar ve bu hedeflere ulaştığı zaman mutlu olacağını zanneder.
Burda çok önemli bir konuyu gözden kaçırmaktadır. MUTLU olmak ile SEVİNMEK arasındaki fark.
En basit örneği ile son model bir araba sahibi olmak sizi gerçekten mutlu eder mi? İyi düşünün, bir süre bu sevinç ayaklarınızı yerden kesecektir. Ya sonra?
Bu sitede okuyacaklarınız beyni mutluluğa programlamalar (NLP), düşünce gücüyle kendini mutlu hissetmeye çalışmalar, polyannacılık oynamalar, meditasyonla kendini arındırdığını zannetmeler, metafizik deneyimlerle heyecalı ve hoş bişiler yaptığını sanmalar, dini vecibeler, baskılar, korkular vs vs vs değildir.
Bu sitede okuyacaklarınız mutluluğun ne olduğu ve nasıl elde edileceğinin kesin kanıtı ve ispatıdır ve HAKtır.
Farkındasınız değil mi içinizde 2 tane ses devamlı konuşup duruyor. Hiç susmuyorlar. Bir diyor ki "O sana şunu dedi, sen de ona hemen şunu söyle" Öbürü de diyor ki "Ya boşver öyle deme, morali bozuktu bu sebeple öyle dedi. Sen en iyisi onu hoşgör, ona güzel bişi söyle"
İçinizdeki bu çatışmalar bitmeden nasıl mutlu olacaksınız? Bir tarafın sesini bastırarak ya da es geçerek mi yoksa her iki sesi de aynı şeyi söyler hale getirerek mi?
Peki ya kötü bişi yaptıktan sonra çektiğimiz vicdan azabı nedir? Neden vicdan azabı çekeriz? Bu azabı biz kim çektirir?
Mutluluğu anlatmak için önce yaratılışımızı yani kendimizi iyi tanımamız lazım.
* Kaç tane bedenimiz var? * Akıl ve irade nasıl çalışıyor * Neden mutlu değiliz? Neden mutluluğu arıyoruz? * Sadece 1 tek dilekle gerçek mutluluk elinizde * Kibir, yaratılmış olmayı kabul etmek? Sahipsiz olmadığını bilmek. * Sufi ve tasavvuf
|