Herkes Allah'a inanır. Mümin de olsa kafir de olsa kalbindeki hanif fıtratı sebebiyle Allah'a inanır.
Şu tarz cümleleri hayatınızda hiç duydunuz mu?
"Ben Allah'a inanıyorum, ondan başka kimseye hesap vermem, esas olan kalp temizliğidir, iyi bir insan olmaktır. Nasıl yaşadığım kimseyi ilgilendirmez"
Bir insan her hangi bir olay karşısında içindeki seslerden nefsin talebini değil, ruhun talebini dinlerse ve karşısındaki kişiye güzel bir davranış sergilerse bunun sonucu olarak sevap kazanır. Ancak bu hareket nefsi ibra etmez. Nefs hala ordadır. Değişmemiştir. bu şekilde değişmez.
74 / MUDESSİR - 38 :Bütün nefsler, iktisap ettikleri (kazandıkları)dereceler sebebiyle (karşılığı olarak)rehinedirler (bağlıdırlar).
74 / MUDESSİR - 39 : Yemin sahipleri (yeminlerini yerine getiren nefsler) hariç.
Peki Yemin Sahibi nefsler kimdir? Araf 172 de ezelde Rabbimize verdiğmiz yemindir. Nefs, tezkiye olacağına dair Allah'a YEMİN vermiştir.
Cehhenemde rehine olan nefs, tezkiye (%51 oranında nurlandırma) edilmeden, cennete girebilecek hüviyete kavuşmaz. Sonuç olarak Allah'a inanmak yeterli değildir. Nefs tezkiyesi olmak zorundadır.
Diğer yandan Bir insanın dünya hayatında iken yaptığı güzel ameller boşa gider mi? Evet gider, Kişi Allah'a yaşarken ulaşmayı dilemezse :
18 / KEHF - 105 : İşte onlar, Rab'lerinin âyetlerini ve O'na mülâki olmayı (ölmeden evvel ruhun Allah'a ulaşmasını) inkâr ettiler. Böylece onların amelleri heba oldu (boşa gitti). Artık onlar için kıyâmet günü mizan tutmayız.
|